MAVİ KANGURU ANAOKULU COVID 19 RUH SAĞLIĞI YÖNERGESİ

MAVİ KANGURU ANAOKULU COVID 19 RUH SAĞLIĞI YÖNERGESİ

Mavi Kanguru Anaokulu olarak çocuklarımızın fiziksel iyilik halleri gibi ruhsal iyilik hallerini de korumak için gereken tüm önlemleri alacağımızı, bu konuda tüm ebeveynlerimize rehberlik edeceğimizi beyan ederiz.

Bu yönerge Covid 19 sonrası okul öncesi kurumların açılış sürecinde aile, öğretmen ve çocuk açısından yapılabilecek ruh sağlığını çalışmalarını içermektedir. Mavi Kangurunun çevre ve insan kaynakları dikkate alınarak Mavi Kanguru çocukları için hazırlanmış olan bu yönergeyi kullanacak başka kurumların, kendi kaynaklarını ve müdahale ettikleri bireyin psikolojik-gelişimsel ihtiyaçlarını dikkate almaları çok önemlidir.

Hazırlayanlar:

Gelişim Psikolojisi Uzmanı, Mavi Kanguru Anaokulu Kurucusu Cihan Züleyha Aydın Özdemir

Klinik Psikolog, Sanat ve Hareket Terapisti Canan Şahin

Klinik Psikolog Deniz Demir

Psikoloji 4. sınıf öğrencisi Aleyna Yılmaz

Bu yönergeyi zenginleştiren fikirleri için Mavi Kanguru öğretmenlerine ve Mavi Kanguru ailelerine teşekkür ederiz.  

İçerik:

  • Sosyal İzolasyonun Çocukların Ruh Sağlığına Etkileri
  • Covid 19 Ruh Sağlığı Yönergesi Genel Kurallar
  • Çocuklara Yönelik Müdahaleler:
    • Okula Başlamadan Önce Ebeveynin Yapması Gerekenler
    • Çocuklardan gelebilecek olası sorular ve uygun cevap örnekleri
    • Okulla İlk Temas ve Öğretmen Eşliğinde Bireysel Uyumlanma Aşaması
    • Okula Başladıktan Sonra
    • Takip
  • Ebeveyn Eğitimleri ve Destek Programları
  • Personel Eğitim ve Destek Programları
  • Ebeveynler ve Kurumlar için Faydalı olabilecek kaynaklar

Sosyal İzolasyonun Çocukların Ruh Sağlığına Etkileri:

Covid 19 ve takip eden olağanüstü, belirsizliklerle dolu sosyal izolasyon dönemi biz yetişkinler için bile çok zorlayıcı ve uzun bir süreçti. Okul öncesi dönemdeki çocuklar, gelişimlerinin en hızlı olduğu dönemde yaşlarına kıyasla kocaman bir zaman dilimi olan üç ayı evde geçirmek zorunda kaldılar. Evde sosyal izolasyonla geçirilen aylar çocukları hem fiziksel hem de ruhsal olarak etkiledi. Tabi ki her çocuk farklı, bu süreci de farklı deneyimledi ama her birimizde iz bırakacak olan bu sürecin çocuklar üzerindeki etkisine özenle bakmak gerekir.

Gelişimsel dönemin özelliği nedeniyle okul öncesi dönemdeki çocuklar, gözle görülemeyen virüs tehlikesini somut olarak anlamlandırmakta zorlandılar. Kendilerinin ve aile bireylerinin ne kadar risk altında olduğunu merak ettiler. Hayatın ne zaman eskisi gibi olacağını sorguladılar. Tehlikenin boyutu anlamak için aile bireylerini gözlemlediler.

Bir yandan benzer kaygı ve sorularla yüzleşen ebeveynler bir yandan da çocuklarını yatıştırmakla uğraştılar. Ebeveynlerin büyük bir kısmı çocukları ile konuşurken yatıştırıcı ve açıklayıcı olmaya özen gösterdiler fakat çocuklar ne dediğimizden çok ne yaptığımıza bakarlar. Tüm dünya gibi biz de çok kaygılandık ve bu kaygı davranışımız, bakışımız, dokunuşumuz ve sesimizin tonuna yansıdı. Dolayısıyla çocuklarımız, bizim süreçle baş etme tutumlarımızdan direk etkilendiler.

Bunun yanı sıra çocukların rutinleri büyük oranda değişti; okula gitmemek, arkadaşlarını ve yakınlarını görememek, dışarıya çıkamamak, ekran ve dört duvarla çevrelenmiş bir alanda yaşamak zorunda kaldılar. Ebeveynlerin birçoğunun evden çalışması ebeveyn çocuk ilişkisinde olumlu-olumsuz birçok değişiklik yarattı. Çocuklarımızı medyadan korumaya gayret gösterdik fakat daralmış dünyamızda çocuklar bir şekilde hastalık ve ölüm haberlerine maruz kaldılar. Beyin gelişimlerinin en hızlı olduğu bu kritik gelişimsel dönemde, sosyal ve çevresel uyaranlardan mahrum kaldılar.

Gelişimin hızını yavaşlatabilecek ya da bazı gelişim alanlarında gerilemelere sebep olabilecek bu fakirleşmiş çevresel uyaranlar sonucunda çocukların bazılarında,

  • Yoğun kaygı ve korkular,
  • Ağlama nöbetleri,
  • Bazı fiziksel ve bilişsel becerilerde gerileme,
  • Unutkanlık,
  • Bedensel tepkiler (Ağrı, kasılma, titreme vb.)
  • Denge sorunları,
  • Yoğun ayrılık kaygısı,
  • Uyku ve beslenme sorunları,
  • Kâbus görme,
  • Alt ıslatma,
  • Bebeksi davranışlar
  • Duygu düzenlemede zorlanma,
  • Eşyaya, kendine ya da çevresindekilere zarar verici davranışlar,
  • Donuklaşma,
  • Unutkanlık,
  • Sakarlık,
  • Dil sürçmeleri-kekeleme,
  • Aldırış etmiyormuş gibi umarsız tutum,
  • İçe kapanma gibi davranış değişiklikleri ortaya çıkabilir.

Bu kaygı verici tablonun yanı sıra hiç olmadığımız kadar birlikte olduk. Ailemiz ile geçirdiğimiz zamanın kıymetini daha da çok anladık. Birbirimizi daha çok dokunduk ve sevgimizi gösterdik. Bu açıdan birçok çocuk eskisinden daha sakin, daha sokulgan ve daha söz dinler hale geldi. Hele içe dönük çocuklar için inanılmaz bir fırsat oldu bu dönem. Çocukların neredeyse tümü yaşamlarında daha önce hiç deneyimlemedikleri şekilde aile olmayı deneyimlediler. Oynayacak başka çocuk bulamayan kardeşler, birbirleri ile iyi vakit geçirmenin yollarını keşfettiler. Bu süreçte kardeş kıskançlıklarında gözle görülür azalmalar rapor edildi aileler tarafından. Sürece iyi uyum sağladığımız hatta alıştığımız bile söylenebilir.

Özetle, Covid 19 sonrası sosyal izolasyonun olumsuz etkileri gibi olumlu sonuçları da oldu. Bizler bu olumlu sonuçlarla kendimizi avuturken, anne babanın işe ya da çocuğun okula dönmesi ile yeniden değişecek rutinler çocuklarda yeni bir duygusal dalgalanmaya neden olabilir. Okulların ve ailelerin bu kırılgan dönemde çok hassas ve özenli davranması çok önemlidir.  

Covid 19 Ruh Sağlığı Yönergesi Genel Kurallar:

  • Oryantasyonun yapı taşları koşulsuz sevgi ve kabuldür.
  • Koşulsuz sevgi ve kabul ile çocuğun kendini güvende hissetmesi sağlanır.
  • Biz çocuk gelişimi uzmanıyız, ailelerimiz ise kendi çocuklarının uzmanı. Dolayısıyla oryantasyonda hem okulun hem de ailenin bilgisi ve iş birliği kritik öneme sahiptir. 
  • Yapılacak tüm müdahalelerde Mavi Kanguru Covid 19 Yönergesinde belirtilen hijyen ve sosyal mesafe kurallarına uyulur.
  • Bu yönergedeki uygulamaların bazıları okula geri dönen bazıları ise okula ilk kez başlayacak çocuklar için tasarlanmıştır. Uygulamada buna dikkat edilmelidir.
  • Yönergede çocuğun ve ebeveynin bireysel ihtiyaçları dikkate alınarak uyarlamalar yapılır.
  • Ebeveynin fonksiyonelliğini olumsuz etkileyen bir kaygı yaşaması durumunda çocuğuna yardım etmeden önce kendisi bir uzman desteğine başvurmalıdır.
  • Ebeveyne verilecek sorumluluklarda onun ruh sağlığı uzmanı olmadığı dikkate alınmalıdır.
  • Ebeveynden beklentimiz, çocuğunu okulda eskisinden farklı bir düzenin beklediğine dair bilgilendirmesidir. Detayları okulun anlatması gerekir.
  • Yeni normale geçiş sürecinde çocuklarda bazı tepkiler ortaya çıkabilir. Ebeveynin gece birlikte uyumayı istemek, daha küçük yaştaki davranışlara gerileme (alt ıslatma, biberon isteme gibi), korkular, yeme davranışında değişiklikler, uykuya direnç, öfke nöbetleri, tutturmalar, aşırı hareketlilik, her şeye ağlama, ayrılmakta zorluk gibi davranışların bu sürecin bir yan ürünü olduğunu aklımızda tutmamız gerekir. Bu sayede, bu zorlayıcı davranışlarla daha kolay baş ederiz.
  • Tüm uygulamalarda, çocuğun süreç ve hastalık hakkında ne bildiğine dikkat etmeliyiz. Bize zihinlerinde boş bir sayfa ile gelmediler. Çevrelerinden edindikleri bilgileri, sohbet ve oyun yoluyla öğrenilmeli, yanlış olan bilgileri düzeltilmelidir.
  • Çocuklar sürece dair bolca soru sorabilir. Tüm sorular sakin ve içten bir şekilde cevaplanmalıdır. Diğer arkadaşlarını merak edebilirler. Öğretmen tüm bu sorulara içten ve çocuğu kaygılandırmayacak şekilde cevap vermelidir.
  • Çocuğun süreci iyi yönettiğine dair geri bildirimler duyması faydalıdır. Çocuğa abartıya kaçmadan yüreklendirici geri bildirim verilmelidir.
  • Çocuğa destek verecek ekibin (ebeveyn de dahil) etkili dinleme becerisini geliştirmesi gerekir. Etkili dinlemede;
    • Çocukla konuşurken telefon gibi dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak durulur.
    • Tüm dikkatiniz çocuğa verilir. Tüm dikkatinizi çocuğa veremeyecek durumdaysanız, ‘Anlattıkların benim için çok önemli ve sana odaklanabilmek istiyorum. Şu anda bu pek mümkün değil. İşimi bitirmem için bana 10 dakika (10 parmak süre) verir misin?’ diyerek çocukla sohbet ertelenir.
    • Çocukların beyin gelişimleri henüz bizimki gibi olmadığından biraz yavaş konuşabilirler. Aralarda durup bir kelimeyi hatırlamaya çalışabilirler. Siz, onun ne diyeceğini tahmin edebilirsiniz. Böyle olsa bile onun cümlesini bitirmesine izin verin. Bazen sadece söylemeye ihtiyacı vardır.
    • Çocuğun göz hizasında olun.
    • Hoşlanıyorsa bedenine yumuşakça dokunun.
    • Yargılamayın. Söyledikleri size saçma geliyor olabilir fakat onun için çok değerli olabilir.
    • Cümlesini bitirdiğinde söylediklerini kendi cümlelerinizle ona geri bildirin. Böylece sizin onu dinlediğinizi ve anladığınızı hisseder ve rahatlar.  
    • Bir kaygıdan söz ediyorsa, ona güven verici kısa ve net bir konuşma yapın. Kaygısının ne denli yersiz olduğunu ona kanıtlamaya çalışmanız işe yaramaz.
    • Size ilettiği konuda nasıl cevap vereceğinizi bilmiyorsanız cümlesini ona kendi kelimelerinizle geri söyledikten sonra ‘Bu konuda sana nasıl yardım edebileceğimi bilmiyorum. Okulundaki …. öğretmenine bir danışayım bakalım’ diyerek okulun rehberlik biriminden destek alın.


Çocuklara Yönelik Müdahaleler:

Okula Başlamadan Önce: Çocuğun okula başlamasından önceki bir hafta ve okuldaki bireysel uyumlanma sürecini kapsar. Okuldaki bireysel uyumlanma süresi çocuktan çocuğa değişiklik gösterir. Mavi Kangurunun tarihindeki en uzun süren bireysel uyumlanma bir ay sürmüştür.

Oryantasyonun bu döneminde ebeveyn aktif katılım gösterir.

Okula Başlamadan Önce Ebeveynin Yapması Gerekenler

  • Oryantasyon sürecinde okul ile iş birliği içinde olun.
  • Sosyal izolasyon süreci yetişkin çocuk fark etmeksizin hepimizde kaygı ve korku oluşturdu. Bu zorlayıcı duyguların sürecin normal bir sonucu olduğunu ve birçok ebeveynin aynı duyguları deneyimlediğini kabul etmek bu duygularla baş etmeyi kolaylaştırır.
  • Çocuğunuza destek verirken kendi kaygılarınızın farkında olun. Farkında olduğunuz kaygınızın çocuğunuza akışını kısmen de olsa kontrol edebilirsiniz.
  • Bu sürecin çocuğunuz için zor olabileceğini kabul edin. Çocuğun bu süreçte zorlandığı anlarda destekleyici olmanız, bu süreçle iyi başa çıktığını ona bildirmeniz de faydalıdır. Bunu kendiniz için de yapın. Bu süreç zordu ve siz bu işle iyi baş ediyorsunuz.
  • Kendi duygularınızı yönetmek konusunda zorlanacağınızı düşünüyorsanız çocuğunuzun oryantasyonuna başka bir aile üyesi destek verebilir.
  • Çocuğun okula başlamasından en az bir hafta önce eski rutinleri (Uyku, yeme, sınırlar, günlük programlar gibi) yavaş yavaş çocuğun hayatına sokmaya başlayın.
  • İşe başlama süreciniz hakkında çocuğun yaşına uygun bir dille açıklama yapın. Bu açıklama ebeveyn işe gitmeye başlamadan 5-6 gün önce yapılmalıdır.
  • Aklınızda birçok soru olabilir. Bu soruları açık bir şekilde okul idarecilerine iletin. Bu sizin kaygınızı dindirmenize yardımcı olur.
  • Oryantasyon sürecinde okuldaki yetkililerin çok yoğun bir programları vardır. Bu süreçte onlara kolaylık sağlamanız çok önemlidir.
    • Okul tarafından doldurmanız için size iletilen tüm formları doldurarak belirtilen tarihlerde okula iletin.
    • Okul tarafından size iletilen ihtiyaç listesindeki ürünleri vaktinde teslim edin. Arkadaşları bahçe botları ile çamurda oynarken bir çocuğumuzun botu olmadığı için kirlenmekten korkup köşede oturmasını hiçbirimiz istemeyiz.
  • Çocuğunuzu ruhsal olarak okula hazırlamaya gayret gösterin. Bunun için;
    • Okulla ilgili size çok basit gelecek ama çocuk için ciddi sorun teşkil edebilecek durumlara dair bilgileri onunla paylaşın. Tuvaleti geldiğinde ne yapması gerektiği gibi.
    • Okula dair tüm sorularını sabırla cevaplayın.
    • Ebeveynin en temel sorumluluğu çocuğun bu süreçle ilgili tüm sorularını yanıtlamaktır. Yanıtsız kalan sorular, çocuğun hayal gücü ve korkuları ile cevaplanır.
    • Cevaptan emin değilseniz ‘Bilmiyorum’ deyin. Cevabı en kısa sürede öğrenip ona ileteceğinizi bildirip erteleyin.
    • Sormadığı halde sürekli okuldan söz etmeyin.
  • Okulda nelerin aynı kaldığı ve nelerin değişeceğine dair bilgileri çocukla paylaşın.
  • Çocuk okula geldiğinde, yaz okulu ya da grup değişimi gibi gerekçelerle kendi sınıfını kullanmayabilir. Kendi öğretmeni dışında bir öğretmenle çalışabilir. Bu olasılıkların okuldan öğrenilmesi ve çocuğa bildirilmesi önemlidir. Mavi Kangurudaki eğitim modelimiz, tüm Mavi Kanguru çocuklarının birbirini tanıdığı, her öğrencinin her öğretmene temas ettiği bir modeldir. Dolasıyla Mavi Kanguru Çocukları bu duruma mümkün olduğunca hazırdır. Yine de verebilecekleri tepkileri takip etmek ve okul yetkililerini bu tepkiler konusunda bilgilendirmek önemlidir.
  • (Okula ilk kez başlayacaklar için) Çok çeşitli oyuncakların bulunduğu, oyunlar oynayabileceği, isterse arkadaşlar edinebileceği, bir sürü yeni bilgi öğreneceği bir okula başlayacağını anlatın.
  • Dışarıdaki hastalık tehlikesini iyi anlamış çocuklar;
    • Ebeveynin dışarı çıkmasından korkabilir,
    • Kendileri dışarı çıkmaktan endişe duyabilir. Ebeveynin görevi, bu duyguyu dinleyip, kabullenip çocuğa kendini güvende hissettirmektir.

Dört-8 yaşa uygun olabilecek bir açıklama örneği: Çok uzun zamandır evde hep birlikteyiz. Önceden ben de baban da işe giderdik. Sen de okula. Covid gelince hepimiz önlem almak için evde kalmaya başladık. Seninle evde zaman geçirmeyi çok sevdim. Şimdi babanla ben yeniden işe gideceğiz. (Biraz durup çocuğun tepkisine izin verin.) Sen de tekrar okuluna gideceksin. Bazı şeyler eskisi gibi olacak. Bazı şeyler biraz değişecek. Neyin aynı olacağı, neyin değişeceğini sana anlatacağım. Bazı şeyleri anlatmayı unutabilirim. Sen bana hatırlatırsın. (Çocuğun sorusu varsa dinlenir ve cevaplanır) 

Çocuklardan gelebilecek olası sorular ve uygun cevap örnekleri:

  • Arkadaşlarımı çok özledim ama okula gitmek istemiyorum!
    • Arkadaşlarını özledin ama bir yandan da okula geri dönmek seni kaygılandırıyor. Kafan biraz karışmış gibi geldi bana. Hadi bunu biraz konuşalım. Etkin dinleme yöntemi ile çocukla sohbet edin. Ayrılmakta mı zorlanıyor, hastalanmaktan mı korkuyor? anlamaya çalışın. Durumu okul psikoloğu ile paylaşın.
  • Arkadaşlarım da okulumda olacak mı?
    • Arkadaşlarının okulda olup olamayacağını merak ediyorsun. Onlarla birlikte olmak senin için önemli. Dilersen arkadaşlarını arayıp onların planlarını öğrenebiliriz.
    • (Şayet arkadaşlarının hepsinin okula gelmeyeceğine dair bir ön bilginiz varsa) Bu konuda emin değilim. Bazıları gelecektir bazıları ise gelmeyebilir. Orada oyun oynayabileceğin birçok çocuk olacak. Onların kimler olduğunu merak ediyorum.
  • Arkadaşlarıma-öğretmenlerime sarılabilecek miyim? (Çocuk bunu sormasa dahi, okula gitmeden önce bu konu hakkında bilgi verilmelidir. Cevap vermeden önce okulun bu konuda nasıl bir uygulama planladığını öğrenin.)
    • Öğretmenini – arkadaşlarını çok özledin. Onlara sarılmayı çok istiyorsun. Eminim onlar da sana sarılmayı çok özlemiştir. Arkadaşlarınla sarılmak için biraz daha beklemen gerekecek fakat canın ne zaman sarılmak isterse öğretmenine bunu söyleyebilirsin. O sana sarılabilmek için hazırladığı özel kostümünü (Sihirli Sarılma Kostümü) giyecek ve seninle kucaklaşacak. Öğretmenin de sana sarılmak için sabırsızlanıyordur.
  • Hijyen ve sosyal mesafe kurallarına uyabileceğinizi düşünüyorsanız okul için gereken eşyaları satın almaya birlikte gidin. Online alışveriş yapacaksanız, seçenekleri birlikte değerlendirin.
  • Sahip olduğu kıyafetlerden okulun ilk günü için özel bir kıyafet seçebileceğini belirtin.
  • Bazen çocuklar kendilerini kostümlerin içinde daha güçlü hissederler. Özellikle okulun ilk günü kostüm giymek isterse onaylayın.
  • Bu süreçte özellikle uyku öncesinde çocuğa iyi hissettirecek hikâye ve masallar okuyun.
    • Bu yönergenin sonunda kullanabileceğiniz çeşitli kaynaklar listelenmiştir.
    • Gizem Uzbilir Has’ın ‘Okula Dönüş Masalı’ ile başlanabilir.
  • Okula dair algısını canlandırmak adına okula dair videolar izleyin. Okulunun sosyal medya hesabındaki ya da sizde bulunan fotoğraflarına birlikte bakın ve okuldaki anıları hakkında onunla sohbet edin.
    • Çocuğu zorlamadan ilgilendiği kadar bu görsellere onunla bakın.
    • Çocuğa okulun mekanlarına dair anılarını sorun.
  • Aşırıya kaçmadan heyecanlı bir tonda okula dair özlem ve merak duygusunu tetikleyin.
  • Plan Yapmak: Okula başlamak birçok duyguyu tetikler: Kaygı, heyecan, mutluluk ve merak duygusunu bunlardan sadece bazılarıdır. Çocuğun olumlu duygularını beslemek için çocuğunuzla okula başlamaya dair planlar yapın. İlk gün ne giyeceği, çantasına neler alacağı gibi konularla ilgili planlar onu daha güçlü hissettirecektir.
  • Sosyal izolasyon sürecinde evde ürettiklerinden oluşan mini bir sergi hazırlamasını teklif edin.
    • Mavi Kanguru Covid 19 Yönergesi gereği evden okula getirilen eşyalar dezenfeksiyondan geçirilir. Bu sebeple okula getirilen eşyalar ancak bir gün sonra kullanılabilir. Bu durumu çocuğa önceden açıklayın.
  • Kaygı verici süreçlerin neredeyse hepsinde ritüellerin sakinleştirici etkisi olur. Sabah çocuğunuzu okula bırakırken ‘Hoşça kal’, akşam buluştuğunuzda ‘Selamlaşma’ ritüelleri oluşturun.
  • Mavi Kangurudaki Ben Albümü: Çocuk Mavi Kanguruda çekilmiş fotoğraflarından oluşmuş 12 fotoğraflık dijital bir albüm hazırlar. Çocuklar albümlerini okuldaki bir etkinlikte arkadaşlarına sunarlar.
    • Hangi fotoğrafların konulacağını çocuğun seçmesine izin vermeniz önemlidir.
  • Okulda sosyal mesafeyi ve hijyeni öğretmek için yapılacak aktiviteleri sizinle paylaştığında bu oyunları evde oynamaya başlayın.
  • Çocuk okula dair kaygılarıyla baş ederken ebeveynini bir kaynak olarak kullanacaktır. Bu durum bir yere kadar işlevseldir. Bu dayanak olma sürecinde ebeveynin çocuğu öğretmenine yönlendirmesi, çocuğun öğretmenini güvenilir bir kaynak olarak kabul etmesini kolaylaştıracaktır. Ebeveynlerin, çocuğa ‘Öğretmenine güvenebilirsin’ mesajını vermesi önemlidir. Bunu sağlamak için, uygun olan durumlarda çocuğun sorularına ‘Hmmm bak bu önemli bir soru. Bunun cevabını ancak …. öğretmen bilir. En iyisi bunu ona soralım’ demesi faydalıdır.
  • Okula başlamadan önceki gün, ertesi gün yapacağınız şeylerin üzerinden geçin. Rahat ve neşeli olun. Örnek: ‘Yarın sabah erkenden kalkacağız. Okulun ilk günü elbiselerini giyeceksin. Seninle okula gideceğiz. Arkadaşların ve öğretmenlerin seni bekliyor olacak. Ben de işe gideceğim/eve döneceğim/bekleme alanında seni bekleyeceğim/şuradaki kafede kahve içeceğim. Senin için çok eğlenceli bir gün olacak. Önce arkadaşlarınla kahvaltı yapacaksın. Sonra birlikte oyunlar oynayacaksınız. Sonra öğle yemeği ve tekrar oyunlar. Sonra da ben seni almaya geleceğim. Akşam eve gidince evdeki herkese okuldaki ilk gününü anlatabilirsin.
    • Bu anlatımda mimikleriniz, beden diliniz ve vurgularınız çok önemlidir. Sözlerinizden öte bedeninizdeki ve ses tonunuzdaki mesajı alacaklar, unutmayın!
    • Her aile benzer bir söylemi kendi durumuna uyarlayarak dile getirir.
    • Okuldan önceki gece rutinine uygun bir saatte uyumasını sağlayın.
      • Okul öncesi çocuklarda ideal uyku zamanı 21:00-21:30’dur. Bu rutin en az 10 gün önceden oturtulmuş olmalıdır.
    • Okul için satın aldığınız eşyaları, dezenfekte ettikten sonra çantasına yerleştirme işine onu da dahil edin.
    • Arzu ederse bir aile fotoğrafını çantasına koyup okula götürebileceğini belirtin.
  • Okula başladığı gün, daha önce birlikte hazırladığınız programa uygun hareket edin.
    • Sabah evde telaşlı bir hava oluşturmayın. Vaktinde kalkın.
    • Okul çıkışında onu tam zamanında alacağınıza söz verin ve bu söze uyun. Çocuklarda saat takibi henüz gelişmemiş olabilir. Bu sebeple, okulun günlük akışını öğrenip hangi etkinlikten sonra onu alacağınızı ona anlatın.
    • Çocuğunuzu okuldan almak için tam zamanında okula gelin. Bir aksaklık söz konusuysa bu durumu okula önceden bildirin ki çocuğumuza gereken desteği sağlayalım.
    • Çocuğunuzu okula bırakırken rahat ve sakin olun ya da en azından öyle gözükmeye çalışın.
    • Vedaları uzatmayın. Orada geçirdiğiniz her ekstra saniye, onun içeriye girme konusunda hevesini zedeleyecektir.
  • Özellikle ilk haftalarda okula düzenli devam etmesi konusunda kararlı olun.
    • Oryantasyon dönemi okula devamlılığı kesintiye uğratacak planlar yapmayın.
    • Çeşitli gerekçelerle okula gitmek istemediğini dile getirebilir. ‘Okul zamanında okulda olunur, ev zamanında evde olunur’ deyip kararlı bir şekilde okula gelin. 
  • Eve geldiğinde okulda yaşadıklarıyla ilgili onunla konuşun.
    • Bu bir sorgu değil. Kendi merakınızı gidermek için değil, onun kendini ifade edebilme fırsatı bulması için sorun.
    • Paylaşmıyorsa, daha spesifik sorular sorun: ‘Bugün okuldan bu fotoğrafı gönderdiler. Burada ne yapıyordunuz?’ gibi.
    • Bazen kendi gününüzü anlatmak, onun kendi gününü anlatmasını sağlar.
    • Kendi okul yaşamınızla ilgili benzer ve güzel anılarınızı onunla paylaşın.
    • Tüm bunlara rağmen anlatmak istemiyorsa, anlatmak istemiyordur. Kabul edin.
  • ‘Okullu olma’ kutlaması yapın fakat abartmayın. Evde bir pasta yapıp muma üflemek yeterince tatmin edici bir kutlamadır.
  • Okullu olduğu için onunla gurur duyduğunuzu, abartmadan dile getirin.
  • Çocuğunuzun, okula gitmemek için üretebileceği gerekçeleri sabırla ve anlayışla dinleyin. Size ‘Orası beni kaygılandırıyor. Ne yapacağımı bilemiyorum. Korkuyorum!’ dediğini düşünün.
    • Kaygılarını, size ait cümleler olarak ona söyleyin ‘Okula gitmek seni biraz korkutuyor. Ben bu duygu ile baş etmen için orada olacağım.’ gibi cümlelerle onu teskin edin.
    • Anlayışlı ve kararlı olun.
    • Şayet aklınızdan ‘Acaba bugün gitmesek mi!’ gibi bir düşünce geçerse, bu düşünce hemen vücut dilinize yansıyacak ve çocuğunuzu daha ısrarcı olmak konusunda yüreklendirecektir. Kararlı olun. Yeterince ısrar ettiğinde okula gitmeyebileceğini düşünürse, özellikle oryantasyon döneminde bu taleple sıkça karşınıza gelebilir.
  • ‘Bu yaştaki çocuğun bu denli zorlanması doğru mu?’ diye düşünebilirsiniz. Bir çocuk zengin sosyal uyarana ihtiyaç duyduğu gelişimsel döneme gelmişse, okul onun için kritik bir gelişimsel ihtiyaçtır. Bugüne dek sizin güvenli kucağınızda, riski az bir yaşam sürdüğü düşünülünce bu yeniliğe direnç göstermesi gayet normaldir. Burada önemli olan, onun için kocaman bir gelişim basamağı olan okula başlama aşamasında ona destek vermeniz ve bu sürece hâkim, güvenilir bir kurumla çalışmanızdır. 
  • Çocuğunuzdan habersiz okuldan ayrılmayın. Siz kapıda beklerken çocuğunuz içeri girmişse ve siz onunla daha önceden okuldan gideceğinize dair bir anlaşma yapmamışsanız, okuldan ayrılmayın. Şayet, o gelip sizi kontrol etmiyor ve sizin de acilen ayrılmanız gerekiyorsa, yetkilimize durumu bildirin.
  • Çocuklarımızla aramızda gözle görülmeyen duygusal bir bağ vardır. Bu sebeple sizin kendi duygularınızı düzenlemeniz, kaygılarınızdan arınmanız ve dikkatinizi başka şeylere vermeniz önemlidir.
  • Okula gelemediği günlerde evdeki gününün mümkün olduğunca sıkıcı geçmesini sağlayın. Okula başlayan çocuğu ödüllendirmek ya da onu okula gönderdiğinizde hissettiğiniz vicdan azabını dindirmek için, onunla evde geçirdiğiniz zamanı normalden çok daha şenlikli hale getirmeyi isteyebilirsiniz. Bu isteğimizi biraz ertelemek, onun okula adaptasyonuna destek verecektir. Adaptasyon sürecinde evdeki rutinlerde değişiklik yapmamak önemlidir.

Okulla İlk Temas ve Öğretmen Eşliğinde Bireysel Uyumlanma Aşaması: Bu süreç çocuğun okula gelip henüz gruba dahil olmaya hazır olmadığı süreci kapsar. Hem okula yeni başlayan hem de pandemi nedeniyle okula ara vermiş çocuklar için uygulanır. Bu oryantasyon süresi çocuktan çocuğa 30 dakika ile 30 gün arasında değişir.

  • Çocuk okula başlamadan önce bir aile bireyinin eşliğinde okulu ziyaret gelir. Çocuğun bahçede oyun oynaması, merak ettiklerini sorması, merak ettiği kurum çalışanları ile selamlaşması sağlanır.  
    • Bu ziyaretlerin süresi ve sıklığı, okul psikoloğunun değerlendirmesi sonucunda belirlenir.
  • Çocuğun oryantasyonuna eşlik edecek bir öğretmen belirlenir.
  • Eşlikçi öğretmen, çocuğun tutumuna göre, arada bir ebeveyn-çocuk ikilisinin oyununa katılır.
  • Çocuğun hazır olması halinde çocuk öğretmeni ile birebir oyun oynar.
  • Pandemi nedeniyle ara vermiş çocukların, okul döndüklerinde kendi grubu ya da öğretmeni dışında biri ile olma ihtimali göz önünde bulundurulur. Bunun çocuk üzerindeki olası etkileri takip edilir.
    • Çocuk, eşlikçi öğretmeni ile ön oryantasyon buluşmaları yapar.
    • Yeni grubundaki arkadaşlarının resimleri çocukla paylaşılır.
    • Tanışma oyunları ile çocukların yeni ilişkiler kurmaları desteklenir.
    • Çocuğun, arzu etmesi halinde, yeni arkadaşları için resim çizebileceğini söylenir.
  • Okul Turu: Çocuğa özel bir tur programı düzenlendiği bildirilir. Öğretmeni ünlü bir tur rehberi rolüne girer ve çocuğa okulu ve okuldaki prosedürleri anlatır. Bu süreçte çocuğun katılımının sağlanması, soru sormasının teşvik edilmesi gerekir.
    • Sınıflar hakkında ilgilerini çeken şeyler neler?
    • Gördükleri şeyler hakkında ne düşünüyorlar?
    • Neler duydular?
    • Neler hissettiler?
  • Süper Kahraman Maskesi: Çocuğun gruba dahil olacağı ilk gün Süper Kahraman Eğitiminde kullanmak üzere çocukla birlikte hazırlanan maskedir. Öğretmen bu maskeyi nerede ve nasıl kullanacağını çocuğa anlatır ve zengin materyaller sunarak çocuğu serbest bırakır. Çocuk dilediği gibi bir maske tasarlar. Bu maske gruba dahil olduğunda çocuğa verilmek üzere öğretmende kalır. Şayet çocuk maskeyi öğretmende bırakmak istemezse, maskeyi koruyacağına dair güvence alınarak, eve götürmesine izin verilir. Maskenin, Covid güvenliği sağlaması tercih edilir.
  • Öğretmenin kapsayıcı ve kabullenici olması önemlidir.
  • Şayet çocuk sosyal izolasyon anılarını anlatmak isterse öğretmeni ilgi ile çocuğu dinler.
    • Bu süreçte keyif aldığı şeyler nelerdi?
    • Yapmaktan keyif aldığı ve okulda da yapmak isteyebileceği şeyler var mı?
    • Evdeyken en çok neden sıkıldı?
    • Tüm bunlara gösterilen içten ilgi çocuğun kendini ifade ederek rahatlamasına yarayacaktır.
  • Sandalyemi giydiriyorum: Çocuk, evden getirdiği tişörtünü dilediği gibi süsler ve boyar. Bu tişört, çocuğun işaretlemek için sandalyesine giydireceği, kendisini yansıtan işareti olarak kullanılır.
  • Kişisel Eşya Kutusu: Çocuk gruba dahil olmadan önce çocuğun evden orta boy, kapaklı bir kutu getirmesi istenir.
    • ‘Bu kutu senin kutun. İhtiyaç duyacağın her şeyi bu kutuda saklayabilirsin. Herkesin bu kutunun senin kutun olduğunu anlaması gerekiyor. Hadi bakalım, kutuna neler yapmak istersin?’ diyerek çocuğun kutusunu kişiselleştirmesi istenir. Kutunun içine önceden getirdikleri ve okul tarafından dezenfekte edilen ve havalandırılan geçiş nesnesi, seçtikleri birkaç küçük obje, boya, makas, yapıştırıcı gibi etkinliklerde kullanacakları materyaller koymaları istenir. Etkinliklerde ve oyunlarda bu kutu ve içindekiler sadece ona aittir.
  • Mini sergi: Sosyal izolasyon sürecinde çocuğun evde yaptığı çalışmalardan bir kısmını okulda açacağı sergi için saklaması istenir. Fiziksel bir hazırlık sürecine giren çocuk hem bilişsel hem de duygusal olarak da hazırlık yapmış olur.  
    • Covid 19 Yönergesine uygun olarak bu ürünler çocuklardan alınıp dezenfekte edilir, kimyasaldan arındırılmak için açık havada bekletilir, sonrasında sergilenir.
  • Öğretmen ile ritüeller: Beklenen ve bilinen ritüelleri uygulamak hem kontrol hem de aidiyet duygusunu güçlendirir. Oryantasyon desteği veren öğretmen ile çalıştığı çocuk birebir buluşmalarında ritüeller oluşturur. Örneğin; çocukla özel olarak belirlenen bir selamlaşma ya da oyunu bitirirken söylenen bir tekerleme.
  • Okula başlamadan önceki hafta okula başlayacak çocukların aileleri ile online bir seminer yapılır. Bu seminerde ebeveynlerin soruları cevaplanacak ve kaygılarını kontrol etmeleri için yönergeler paylaşılır.
    • Gerekli görülmesi halinde bazı ebeveynler bireysel online görüşme ya da yüz yüze görüşmeye çağrılır.
  • Mavi Kangurudaki Ben Albümü: Ailelerin desteği ile hazırlanıp we transfer ile okula gönderilen bu albüm çocuk tarafından projeksiyonla arkadaşlarına sunulur.
  • Çocukla oryantasyon döneminde bir araya gelen öğretmeni çocuğun grubu ile bir araya geldiğinde yapmak istediği bir aktivite olup olmadığını öğrenir. Çocuğun arzu ettiği aktivite, Covid 19 Yönergesine uygun ise, ilk hafta programına alınır.
  • Sosyal Mesafeyi Oyunla Öğreniyorum: Çocukların sosyal mesafeyi içselleştirebilmesi için günlük plana bir dizi oyun eklenecektir. Örnek Oyunlar:
    • Kişisel Alan (Bubble) oyunu: Çocuklarla 3 farklı boyutta kişisel alan deneyimlenir.
      • Mini minnacık Alanım: Kendi bedenine en yakın, minicik hareket ettiği alan.
      • Ortanca Alanım: Yürümek gibi aktiviteleri yaparken oluşan alan.
      • Koskocaman Alanım: Ellerini ve ayaklarını X oluşturacak şekilde açarak kaplayacağı en büyük alan.
      • En büyük oldukları durumda onlara ait dev bir baloncuğun içinde olduklarını hayal edebilirler. Mekân içinde bu dev balonların birbirine hiç temas etmeden hareket etmeleri istenir.
      • Aralarında bir mesafe bırakarak çember oluşturduktan sonra sağ ve solundaki, ön ve arkalarındaki boşlukları şarkı eşliğinde görmeleri ve tanımaları pekiştirilir.
    • Ayna Oyunu: Büyük siyah kartonun üzerine daire şeklinde küçük renkli kartonlar kesilerek yapıştırılır. Yapıştırırken aradaki mesafe ayarlanır. Çocuklar ikişerli olarak gruplara ayrılır. Gruplar sınıfın farklı yerlerinde ve birbirinden uzakta olmalıdır. Sayışma yolu ile her gruptan ilk oyunu başlatacak olan çocuk seçilir. Seçilen çocuk oyunu başlatır. İlk olarak hangi renk kartona basılıyorsa karşısındaki çocukta o renk kartona basmalıdır. Oyun bu şekilde devam eder, daha sonra zorlaştırılabilir. İki veya üç renkli daireye sırayla bastıktan sonra karşısındaki çocuktan yapması istenir. Oyun devam ederken hareketli çocuk müzikleri açılabilir.
    • Şekiller Dünyam: Sınıfta yere çocuk sayısı kadar renkli tebeşirlerle geometrik şekiller çizilir. Şekiller mesafeli olmalıdır. Öğretmen sırayla çocuklara yerdeki şekilleri tanıtır. Daha sonra  ‘Hiç köşesi yok,acaba bu hangi şekil?,2 uzun kenarı 2 kısa kenarı  var bu hangi şekil olabilir?’ gibi sorularla çocuklar sırayla yere bulunan şekillere otururlar. Ellerinde bulunan tebeşirle bulundukları şeklin içine resim  çizerler. Bu sırada sakinleştirici bir müzik açılabilir. Bahçede de oynanabilir.
    • Dikkatim Sende: Çocuklar uzun bir masada karşılıklı bir şekilde oturur. Yan yana oturduklarında ise aralarında bir sandalye boş kalır. Önlerinde renkli kağıtlar vardır. Öğretmen kırmızı dediğinde herkes kırmızı kâğıda dokunur. Maviye dokunma dediğinde dokunmamalıdırlar. Tüm çocuklar öğretmeni dikkatli bir şekilde dinleyerek yönergeleri uygular. Oyun bu şekilde devam eder.
    • Ritmimi Taklit Et: Çocukların önüne birkaç tane ritim oyuncağı konur. Çocuklardan biri lider olur ve kendi önündeki ritim oyuncaklarından birini seçip basit bir ritim yapar. Diğer arkadaşları da uygun buldukları ritim aletini alıp aynı ritmi taklit ederler. Herkes sıra ile lider olur.
  • Hijyen Kurallarını Oyunla Öğreniyorum:
    • Sihirli Su: Çocukları, oyuncak paylaşımı sırasında hijyeni sağlayabilmeleri için oyuncaklarını arkadaşlarına verirken kolonya ile temizlemeye teşvik etmek için “Sihirli Su” ritüeli uygulanır. Bu uygulamada, çocuklar sınıftaki yeni kuralları öğrenirken sihirli su hakkında da bilgilendirilirler. Küçük boy sprey şişede bulunan kolonyanın, her oyuncak paylaşımı öncesi çocuklar tarafından oyuncağa sıkılması istenir.  
    • Hijyen Şemsiyesi: Okulun girişindeki tarihi çeşmenin üstüne renkli bir şemsiye asılır. Bu şemsiyenin altına gelen çocuk önce elini sabunla yıkar. Bu süreçte ‘Alpi ve Arkadaşları-El Temizliği’ şarkısını söylerler. Hijyen şemsiyesinin altında okul ayakkabılarını giyen, ellerini yıkayan ve kolonya dökülen çocuk grubuna katılır.
  • Verilen desteğe rağmen gruba dahil olmakta zorlanan çocuklar olabilir. Bu çocuklar için, öğretmenle sakinleşme çalışmaları yapılması Covid 19 Yönergesine uygun olmayacağı için ebeveyn desteği ile uyumlanma çalışması yapılır.
    • Zorlanan çocuklar için eğitim saatleri dışında (16:00’dan sonra) uyum çalışmaları yapılır. Çocuğun kaygı derecesine göre aşağıdaki aşamalardan uygun olanla başlanır:
      • Covid 19 yönergesine uygun prosedürlerden sonra çocuk ebeveyni ile izole bir oyun odasına alınır.
      • İzole oyun odasında ebeveyni ile oyun oynayarak rahatlaması beklenir.
        • Çocuğun rahatladığı, ebeveyninden fiziksel olarak uzaklaşıp oyuncakları kontrol etmeye başlaması ve başkası odaya girdiğinde gösterdiği kaygı belirtileri ile anlaşılır.
      • Ebeveynin çocuğun oyununa ne derece katılması gerektiği, çocuğa nasıl müdahale etmesinin daha iyi olacağı okul psikoloğunun yönlendirmesiyle düzenlenir.
    • Çocuğun kendini rahat hissettiğine kanaat getirildiğinde, öğretmeni önce sözel sonra da fiziksel olarak etkinliklere dahil olur.  
      • Bu müdahalenizin çocuğun kaygısını kontrol edilemez düzeye getirdiğini fark ederseniz ‘Sanırım benimle oynamak istemiyorsun. O halde ben gideyim de sen rahat rahat oyna. Benimle oynamak istersen söyleyebilirsin.’ deyip uzaklaşın.
    • Bazen öğretmenin ya da psikoloğun ebeveyn ile kurduğu sıcak ilişkiyi gözlemlemek çocuğa kendini daha rahat hissettirir.  
    • Bu süreçte ebeveynin tutumlarını ve beden dilini takip edin. Bazen kaygının kaynağı, çocuğundan ayrılmaya henüz hazır olmayan ebeveyndir. Bu durumda ebeveynle yapılacak sağaltım çalışmaları daha önem kazanır. 
  • Pandemi sürecinde ara vermiş çocuklar yeni dönemde okula girmekte zorlanırlarsa, bahçede ebeveyn çocuk ikilisi için izole bir bekleme alanı belirlenir. Çocuk ebeveyni ile bu alanda bekletilir. 
    • Burada eğlenceli olmaktan uzak bir ortam yaratılır. Ebeveynlere ilgisiz davranmaları hatta dikkatlerini çocuktan uzaklaştırmak için kitap ya da telefona bakmaları tavsiye edilir.
      • Temel hedef çocuğun arkadaşlarının oyun oynama seslerini duyması ve içeri girmek yönünde motive olmasıdır.
    • Covid 19 yönergesi gereği çocuğun istediği zaman dilediği gibi içeri girmesine izin verilmez. İçeri girmek isterse önce öğretmenine haber verebileceği söylenir.
  • Bazen çocuk içeri girer fakat ebeveyninin beklemesini ister. Bu durumda çocuk, grubuna dahil olduğunda ebeveyn hijyen ve sosyal mesafe kurallarına uygun olarak, bahçede izole bekleme alanına alınır.
    • Ebeveyn beklemek için oturduğu yeri değiştirmez.

Okula başlama: Bu süreç, çocuğun kendi grubu ile bir araya geldiğinde yapılabilecekleri içerir.

  • Sınıf Hazırlığı: Sınıfta çocukların oturma düzenleri sabitlenir. Çocuğun yer ya da sandalyede nerede oturacağı işaretle belirlenir. Çocukların isimleri yazılabilir ya da ona ait bir renk kullanılabilir. Bu işaretlemeleri çocuklarla yapmak önemlidir.
  • İçeri giriş sürecini tamamlayan her çocuk öğretmeniyle bireysel olarak kısa bir sohbet eder. Bu süreçte öğretmen duygulardan, aynı ya da farklı olan uygulamalardan, içerideki yer işaretleri gibi somut yeniliklerden söz eder.
  • Öğretmen sınıfa kadar çocuğa eşlik eder.
  • Sınıfa giren çocuk daha önceden giydirdiği kendi sandalyesine oturur.
  • Süper Kahraman Eğitimi: Gruba yeni kuralları öğretmek için kullanılan etkinliktir.
    • Çocuğun daha önceden öğretmeni ile boyadığı maskesi çocuğa verilir: ‘Şimdi buraya gelen her çocuk bir kahramana dönüşebilir. Bak, senin masken burada. Hadi şimdi takalım.’
    • Öğretmen de kendi boyadığı maskesini takar.
    • ‘Her süper kahramanın kendini ve çevresindekileri korumak için bazı kurallara ve güçlere ihtiyacı vardır. Senin gücün ne olacak acaba! İstersen beklerken çizebilirsin ya da Legolardan kendi süper gücünü yaratabilirsin. (Herkes geldikten sonra) Herkes geldiğine göre başlayabiliriz. Bu kahraman ekibin uyması gereken kuralları çok merak ediyorum. Bakalım kutudan neler çıkacak?’ diyerek daha önce birebir anlatılan kurallar grup ile tekrar edilir.
      • Okula giriş- çıkış uygulamaları görsellerle anlatılır.
      • Eski kurallar da dahil edilerek öğretilen kurallar tek tek çocuğa söylenir ve çocuğun bu kuralın yeni mi eski mi olduğunu tahmin etmesi istenir.
      • Su ile dolu ibrik ve leğen ile elleri yıkama simülasyonu yapılır. El yıkama şarkısı açılır ve tüm çocuklar el yıkamayı teker teker deneyimler.
    • Kelebek Sarılması: Çocuk, sarılmayı çok istediği biri ile sosyal mesafeye uygun olarak karşılıklı durur ve karşısındakinin gözlerinin içine bakar. Kendi ellerini çapraz olarak omuzlarına dolar.
    • Sihirli durma sözcüğü ve hareketi: Uyum sürecinde çocuklara kurallar anlatılırken önce sihirli sarılma kostümü anlatılır. Sonra, herkesin bazen bir şeyleri unuttuğundan söz edilir. Sihirli durma sözcüğü ve hareketi, şayet çocuk unutmuşsa öğretmenin ve arkadaşlarının ona hatırlatabilmesi için kullanacağı bir sözcük ve buna eşlik eden harekettir.
      • Sihirli sözcük ve hareketin grup tarafından belirlenmesi önemlidir. Bazen çocukların sarılma arzusu çok yüksek olduğundan kuralı unutup öğretmenlerine haber vermeden sarılmak isteyebilirler. Bu durumda öğretmen, kontrollü ve sevecen bir şekilde önceden belirlenmiş durma sözünü söyler ve hareketini yapar.
    • Kahramanlar acıkırsa: Yemek zamanında uyulacak yeni kurallar neler?
    • Süper kahramanlar da sıraya girer: Çocuklar nasıl sıra olacaklarını deneyimleyerek öğrenir.
    • Sihirli Su: Süper kahramanlar bazı eşyaları paylaşır ama en temiz haliyle!
    • İkinci el oyuncak kutusu: Oynanmış oyuncaklar, dezenfeksiyon için bu kutuya atılır. Çocuklar, bu kutudaki oyuncaklara dezenfekte edilmeden dokunmayacaklarını öğrenir.
  • Bahçe istasyonları: Bahçede her birinin maksimum kontenjanı 4 kişi olan 4 istasyon kurulur. Çocuklar, görsel olarak da hatırlatılan istasyon kapasitelerine uyarak oyun oynar.
  • Sakinleşme kapsülü: Her sınıfta bir sakinleşme köşesi bulunur. Bu köşede kişiyi rahatlatacak materyaller olur. Yorulan, canı bir şeye sıkılan, üzgün ya da kızgın hisseden süper kahramanlar bu köşeye gidip kendilerine en iyi gelen sakinleştiriciyi seçerler.
  • Oryantasyon planlarında özellikle çocukları sakinleştirecek ve duygusal sağaltımlarını destekleyecek etkinlikler yaptırılır: Resim yapma, oyun hamuru, duyusal materyaller, Mandala boyama, müzik eşliğinde dans gibi.
  • Çocukların deneyimledikleri stresi boşaltmaları için zıplamalarına, yuvarlanmalarına ya da güvenli bir nesneyi yumruklamalarına olanak verilir.
  • Sihirli sarılma kostümü: Temas etmek temel bir insani ihtiyaçtır. Dokunma ihtiyacının ne kadar önemli olduğunu sosyal izolasyon sürecinde daha iyi fark ettik. Rutinleri hızlı bir şekilde değişen, kaygı hisseden ve ebeveynden ayrılmakta zorlanan çocukların sevdikleri öğretmenlerine sarılma ihtiyaçları normaldir ve bu ihtiyacın karşılanması gerekir. Bu ihtiyacı Covid 19 Yönergesindeki kurallara uyarak giderebilmek için kişiye özel sarılma kostümü hazırlanır. Her bir çocuğun evden şeffaf bir yağmurluk getirmesi istenir. Çocuk öğretmeni ile bu kostümü nasıl kullanacağını deneyimleyerek öğrenir. Yağmurluğun, çocuğun okulda birlikte vakit geçirmekten hoşlandığı öğretmenin bedenine uygun olarak alınması önemlidir. (Okula yeni bağlayacak çocuklar için, çocuğun oryantasyonuna destek verecek öğretmene uygun alınabilir). Aile çocuğa,
    • ‘Okuldayken canın …. öğretmene sarılmak isteyebilir. Sosyal mesafe kurallarına uyarak bunu yapabilmeniz için harika bir sihirli sarılma kostümü yapalım mı?’ diyerek çocuğu sürece dahil eder.  Çocuk, evde ailesi ile bu yağmurluğu, delmeden, boyalarla istediği gibi süsler. Üstüne, görülebilir ve çıkmayacak şekilde çocuğun adının yazılması çok önemlidir. Evde çocuğa sihirli sarılma kostümünü nasıl kullanacağı anlatılır:
    • ‘Okula gittiğinde bunu …. öğretmenine hediye edebilirsin. O sana ya da sen ona sarılmak istediğinde, bunu birbirinize haber verirsiniz. Öğretmenin hemen sihirli sarılma kostümünü giyer ve birbirinize kocaman sıcacık sarılabilirsiniz.’ Yağmurluk güzel bir hediye paketi ile paketlenir. Çocuk bu yağmurluğu ertesi gün okula getirip öğretmenine hediye eder.
    • Önemli not: Öğretmen yağmurluğu ters giyer ve şeffaf kapüşon ile yüzünü örter. Böylece Covid güvenlikli bir sarılma yapılabilir.
  • Gruba yeni katılan çocuklara varsa eski arkadaş grubundan, yoksa yeni arkadaşlarından en uygun görülen çocuk, akran destekçi olarak atanır. Akran destekçi, gruba yeni katılan çocuğa süreç hakkında bilgi verir. Burada önemli olan çocuğun sorumluluğunu doğru bir şekilde yerine getirmesi değildir. Bu sorumluluk hala öğretmendedir. Burada temel hedef bir çocuğun sosyal desteğe ulaşımını kolaylaştırmak, diğerini ise sorumluluk ve yetkinlik hissi ile beslemektir.
  • Çocuğa, kendini güçlü, kontrol sahibi ve yetkin hissedeceği oyunlar sunulur.
    • Benim en güçlü yanım: Çocuklar deneyimledikleri zorluklar hakkında konuşur. Bu zorluklarla nasıl baş ettiklerini arkadaşları ile paylaşır ve devamında güçlü yanlarının resimlerini çizer.
    • Kahraman kemeri: Çocuklar, kendilerini güçlü hissettirecek eşyaları yanlarında taşımalarına yarayacak bir tamirci kemeri takarlar. Bu kemere çocukların şahsi kolonya sprey şişeleri, sevdikleri küçük eşyaları takabilecekleri söylenir. Dileyen çocuk kemerini takar.
    • Ben daha güçlüyüm: Çocuk, mavi dev Legoları kullanarak olumsuz duygusunun heykelini yapar. Her çocuk kendi yaptığı heykeli grubu ile paylaşır. Sonra ‘Be daha güçlüyüm!’ diye bağırarak bu heykeli coşku ile yıkar.
    • Su balonlarının duvardaki kocaman daireye fırlatıp patlatıldığı hem eğlenceli hem dikkati güçlendiren hem de çocuğa güçlü hissettiren patlak balon oyunu oynanır.
    • Taklit oyunları: Tüm grup onun yönetiminde olacak şekilde, o hangi hareketi yapar ya da neyi söylerse onu taklit edeceği bir oyun, çocuğa kendini yetkin ve kabul görmüş hissettirir.
    • İnşa etmek ve dilediği gibi yıkmak hem eğlendirir hem de kontrol duygusunu besleyip bireyi rahatlatır. Kurumunuzda bulunan yapı malzemeleri ile (Maviler, Legolar, tahta kuleler vb.) kuleler inşa edip gönlünce yıkmasına ve yeniden inşa etmesine olanak verilir.
    • Güldürmeye çalışmaca: Çocuklar aralarına yeterli sosyal mesafeyi koyarak karşılıklı ayakta dururlar. Önce biri komiklikler yaparak diğerini güldürmeye çalışır. Sonra da rolleri değiştirirler.
    • Aynalama oyunu: Çocuklar sosyal mesafe kurallarına uygun olarak karşılıklı ayakta durup bir ayna karşısındaymışçasına birbirlerinin davranış ve seslerini sıra ile taklit ederler.
    • Güç bilekliği: Çocuk kendi seçtiği boncuklara kendisini iyi hissettiren şeyleri (kişileri, olayları, yerleri gibi) üfleyerek boncuklara anlam yükler. Sonra da bu boncuklardan yaptığı bilekliği takar ya da yanında taşır.
    • Çocuklar korona hakkında konuştuktan sonra koronanın resmini çizerler. Sonra bu resimde, koronayı daha korkunç kılacak bir değişiklik yaparlar. Devamında ise koronayı daha komik kılacak bir değişiklik yapması istenir. Etkinliğin sonunda dileyen çocuklar korona resimlerini yırtıp açık havadaki çöp kutusuna atarlar.
  • Yeni normalin günlük kuralları, çocuklardan ne beklediğimiz çeşitli etkinliklerle (Yukarıda anlatılan süper kahraman eğitimi ya da masallar gibi) çocuklara anlatılır ve sınıfın uygun yerlerine asılan dikkat çekici görsellerle hatırlatılır. 
  • Çocuklara yönelik düzenli sağaltım programları: Okul psikoloğu tarafından düzenli olarak uygulanacak eğitim ve sağlatım programlarıdır. Ön görülen çalışmalar:
    • Yaramaz Korona kitabından faydalanılarak kısa ve öz bir şekilde Corona hakkında konuşulur. Çocukların konu hakkında neler bildiği ve ne hissettikleri psikolog tarafından kontrol edilir. Müdahale gerektiren bir durum varsa aile ile irtibata geçilerek müdahale edilir.
    • Yeni hijyen uygulamalarının çocuklara öğretilmesi sırasında çocuklarda takıntılı hijyen davranışlarının gelişmesinin önüne geçilmelidir. Bu konu okul psikoloğu tarafından takip edilir.
    • Çocukların okuldan uzak kaldıkları süreç zarfında, kısıtlı uyaran nedeniyle ortaya çıkmış olabilecek gelişim yavaşlıklarının tespiti ve telafisi yapılmalıdır.
      • Ebeveynle yapılacak bir görüşme ile çocuğun sosyal izolasyon sürecindeki deneyimleri hakkında bilgi alınır.
      • Öğretmenden, çocuğun davranışlarındaki değişime dair rapor alınır.
      • Alınan tüm bu bilgiler ışığında çocuğa özel bir çalışma planı hazırlanır.
      • Bu plan okul psikoloğu rehberliğinde, öğretmen tarafından uygulanır.  
  • Günlük planda düzenli olarak uygulanan nefes egzersizleri ile duygu kontrolü ve sakinleşme desteklenir:
    • Güzel Kokulu Çiçekler
      • Çocuklarla bahçede kokulu bitki araştırmasına çıkın. Her biri kendisi için bir bitki-çiçek alsın. Bu mümkün değilse çocukların kendi çiçeklerini kâğıt ve kalem ile kendilerinin yapmalarını isteyin. Çocuklardan çiçeklerini ellerine almalarını isteyin. Çiçeklerinin kokusunu derin bir nefes ile alabileceklerini söyleyin. Burunlarından aldıkları derin nefesi yavaşça ağızlarından vermelerini isteyin. Bunu 5 dk. kadar sürdürün. Egzersizin bitiminde çocuklardan sırayla çiçeklerinin kokusunu anlatmalarını isteyebilirsiniz.
    • Şekiller ile Nefes
      • Bu egzersiz için kare, üçgen ya da yıldız şekilleri kullanabilirsiniz. Her çocuğun önüne kestiğiniz şekillerden koyun. Çocuğun, burnundan derince nefes alırken bir yandan da önündeki şeklin köşelerini takip etmesini isteyin. (Örneğin; bir karenin ilk köşesinden ikinci köşesine kadar derin bir nefes almalarını, ikinci köşeden üçüncü köşeye kadar yavaşça nefes vermelerini söyleyin.) Bu işlemi birkaç kez devam ettirin.
    • Nefes Arkadaşları
      • Çocuklardan en sevdikleri küçük bir oyuncağı alarak (Örneğin, küçük bir kedi figürü), yere serdikleri ya da sizin serdiğiniz matlara uzanmalarını isteyin. Seçtikleri oyuncakları karınlarının üstüne bırakmalılar. Siz 3’e kadar sayana dek derince nefes almalarını isteyin. Ve yine siz 3’e kadar sayıncaya dek nefeslerini ağızlarından dışarı vermelerini isteyin. Bunu yaparken çocukların karınlarına koydukları oyuncakların nasıl da yükselip alçaldığını izlemelerini söyleyin. Bu 5-10 kez tekrarlamalarını sağlayın.
    • Kalp Nefesi
      • Çocuktan en çok özlediği 3 kişi için birer kalp çizip boyamasını isteyin. Daha sonra işaret parmakları ile kalbin yarısını çizginin üzerinden takip ederlerken, bir yandan da derince nefes almalarını söyleyin. Sonunda kalbin diğer yarısını çizginin üzerinden parmakları ile takip ederek HAHHH sesi çıkararak aldıkları nefesi vermelerini söyleyin. Her özlediklerinde nefesleri ile sevgi yollayabilirler. Egzersizin sonunda neler hissettiklerini sorabilirsiniz. Bunu birkaç kez tekrar edin.
    • Baloncuk Üfleme
      • Çocuklar için köpükten baloncuk yapma oyuncaklarından edinin. Çocukların baloncuk çubuğunu şişenin içinde iyice karıştırmasını ve ardından derince nefes almalarını isteyin. Ardından baloncuk çubuğunu şişeden çıkarıp aldıkları nefesi yavaşça çubuğa üflemeye ve baloncuklar çıkarmaya teşvik edin. Bunu birkaç kez tekrar edin.
    • Balon
      • Çocuklardan karınlarının kocaman bir balon olduğunu hayal etmelerini isteyin. Derin derin nefes alıp balonu şişirmelerini isteyin, bu sırada aldıkları nefes ile karınları şişmiş olacak. Daha sonra balonun patladığını hayal etmelerini ve aldıkları nefesi yavaşça boşaltmalarını isteyin. Bunu birkaç kez tekrar edin.
    • Arı Nefesi
      • Çocukların yerde rahat ve dik bir şekilde oturmalarını sağlayın. Siz 3’e kadar sayıncaya dek çocuklardan derin nefes almalarını isteyin. Daha sonra aldıkları nefesi arı sesi çıkararak boşaltmalarını söyleyin. (Örneğin, yılan tıslaması gibi farklı bir hayvan da olabilir.) Bunu birkaç kez tekrar etmelerini isteyin.
    • Hikâye ile Nefes Egzersizi
      • Çocuklara anlatmak üzere bir hikâye seçin. Örneğin, bu bir tavşanın hikayesi olabilir. Hikâyeye başlarken çocukların bağdaş kurmuş bir vaziyette dik oturmalarını sağlayın. İki elinizin işaret ve orta parmaklarını birbirine yapıştırarak tıpkı bir tavşanın kulakları gibi başınızın iki tarafında tutun ve çocuklardan da sizin gibi yapmalarını isteyin. Siz tavşanın hikayesini anlatırken, çocukları derin nefesler alıp vermeye teşvik edin. Hikâye sırasında çocukların bu işlemi sürdürmesi daha kolay olur. Hikâye sırasında zaman zaman çocuklara nefes alıp vermeyi sürdürmeleri için hatırlatmalarda bulunabilirsiniz.
  • Geçiş nesnesi: Çocukların yanında evden bir oyuncak getirmeleri kaygılarını dindirmeye katkı sağlar fakat Covid 19 Yönergesi gereği bu uygulanamaz. Bunun yerine, okul açılmadan önce çocuğun tercih ettiği bir oyuncağı okula getirmesi istenir. Bu oyuncak okuldaki diğer oyuncaklar gibi dezenfekte edilip havalandırılır ve çocuk için okulda saklanır.
    • Çocuklar okula bırakmak için getirdikleri oyuncaklarını okulda bırakmak istemeyebilir. Bu kararlarına saygı göstermeliyiz.
  • Masal saati: Emdr Derneğinin ’Küçük Zebranın Canım Dansı’ masalı, görselleri ile okunur. Ardından Canım Dansı şarkısı dinlettirilir ve çocuklar dansa davet edilir.
  • Duygu metre: Süreçte çok işe yarayacak bir uygulamadır. Çocukların duygularını görsel bir şema üzerinden tanımlamasını ve duygularındaki dönüşümü fark etmesini sağlar.
    • Bu etkinliğin amacı gün boyunca yaşadığımız duyguları fark etme, adlandırma ve duyguların değişken olduğunu somut olarak görme (bedensel olarak duyguları nasıl deneyimlediğini fark etme)
    • Dört renkten oluşan (kırmızı, sarı, mavi, yeşil) ve üzerinde her renge göre duyguların dağılımını gösteren görsellerin olduğu duygu metre hazırlanır. Çocuklardan sabah uyandıklarından şu ana kadar yaptıklarını düşünmeleri ve her bir eylem için duygu metredeki hangi duyguda olduklarını göstermeleri istenir (Öğretmen yaparak gösterir). Değişime vurgu yapılır. Şu anda ne hissettikleri kısmında olumlu olumsuz duyguları fark etmesi sağlanır.
    • Çocuk, olumsuz bir duyguda ise “Şu anda duygu metre üzerinde nerede olmak isterdin? O duyguya gelmek için ne yapmak iyi gelirdi? Neye ihtiyacın olabilir?’’ gibi sorularla desteklenir.
    • Duygu metrenin pandemi ile ilgili kullanımı: “Bir süre öncesinde normal düzende okulumuza geliyorduk. Sonrasında bazı şeyler değişti. (Bu değişiklikle ilgili neler bildikleri çocuklara sorulabilir) Bir süredir hepimiz evlerimizdeydik. Hadi, evdeki süreçte neler hissettiğini duygu metre üzerinden geçelim. (Başta biraz şaşkın hissettim, ne olduğunu anlayamadım. Sonra anne ve babamla evde olmak beni çok mutlu etti. Bir süre sonra çok sıkılmaya başladım gibi)
    • Hissettikleri duyguları bedensel olarak göstermeleri ve diğerlerinin bu duyguyu tahmin etmeleri istenir. (Önce yalnızca yüz ifadesi ile, sonra tüm bedenle ifade edilebilir)
  • Sakinleşme Köşesi: Her grubun bireylerinin kendini dinleme ve sakinleşme ihtiyacında gidebileceği, bireysel kullanılan, içeriğinde sakinleştirici materyallerin bulunduğu alanlar oluşturulur.
  • Sürecin herkes için zor olduğunu akılda tutmak çok önemlidir. Çocuğun bu süreçte baş etmek için kullandığı yöntemlerin öğretmen ve psikolog tarafından fark edilmesi ve uygun aralıklarla çocuklara bu işi nasıl iyi yürüttüklerine dair geri bildirim verilmesi önemlidir.
  • Bu sürecin çocuklardaki kontrol yoksunluğu ve zayıflık hislerini tetiklediği gerçeğine karşı çocuğun kendini yetkin hissettiği sorumluluklar verilmesi önemlidir.
  • Oryantasyonunu tamamlamış ve takibe alınmış olan çocukların, duygusal yeterlilikleri de dikkate alınarak, yeni katılan çocuklara destek vermek isteyip istemedikleri sorulur. İsteyen çocukların yeni gelen arkadaşlarına destek vermesi sağlanır. Bu sayede çocuk kendini daha yetkin ve güvenli hisseder. Yeni gelen çocuk da sosyal kabul gördüğünü hissederek daha hızlı uyumlanır.

Takip:

  • Çocukların duygu durumlarında oluşabilecek dalgalanmalar grup öğretmeni tarafından gözlemlenir ve gözlem bilgileri psikoloğa iletilir. Gerekli durumlarda psikolog bireysel müdahalede bulunur.
  • Sunulan tüm desteğe rağmen sürecin zorlukları ile baş etmede zorlanan çocukların kurum dışından bir uzmana yönlendirilerek destek alması sağlanır. Bu uzmanın okul ile iş birliğine girmesi kritik önemdedir.

Ebeveyn Eğitimleri ve Destek Çalışmaları:

  • Sosyal izolasyon sonrası çocuklarımızın ruh sağlığı kadar ebeveynlerin ruh sağlığı da önemlidir. Sosyal izolasyon sürecinde düzenli olarak yapılan veli eğitim ve destek programları, çocuklar okula başladıktan sonra da devam eder.
    • Bu programlar Covid 19 Yönergesine uygun olarak okulun bahçesinde sosyal mesafe kuralına uygun olarak ya da online şeklinde sunulur.
  • Ebeveynlere yönelik eğitimler aşağıdaki konuları kapsar:
    • Okuldaki yeni sistem (Farklı durumlara yönelik fiziksel mesafe uygulamaları, okula giriş-çıkış, mekân kullanımı, havalandırma, hijyen, önlemler gibi).
    • Kaygılar:
      • Dışa dönük (Evden çıkmak, okul ortamına güvenmek)
      • İçe dair kaygılar (Ayrılık kaygısı, gelişimsel gerilemeler, kaygının kaynağı kim?)
    • Çocukların duygularını dinlemek (Okula tekrar adaptasyon süreci, acele etmemek, okula gitmek istemeyen çocuklara karşı tutum, olumsuz söylemleri fark etmek).
    • Fiziksel mesafeyi öğretmek.
    • Hijyen eğitimi ve buna bağlı obsesyonlarla baş etmek.

Takip:

  • Ebeveynlerle, ihtiyaç duymaları halinde ya da çocuğa dair gözlemlerini bildirebilmeleri için sürekli iletişim kurabildikleri bir iletişim numarası paylaşılır.
  • Güncellenen bilgiler ebeveynlere iletilir.

Personel Eğitim ve Destek Programları:

  • Okulda hizmet verecek personelin psikolojik hazır oluşu değerlendirilir ve her birinin ihtiyacına göre müdahale edilir.
    • Birebir danışmanlık
    • Grup Terapisi modelleri: Okulunuzda ruh sağlığı hizmetlerini sunan uzmanın kendi ilgi ve eğitimine uygun olarak haftalık, düzenli yapılacak oturumlarla, personelin duygusal yüklerinden arınmaları sağlanır.
  • Bu süreçte personelin ruh halinin korunması ve takibi kritik öneme sahiptir. Psikolojik ihtiyaçlara müdahale etmek için her zaman personelin talepte bulunması beklenmemelidir. Okulun psikoloğu düzenli olarak personelle görüşerek duygu durumları hakkında bilgi edinir.
  • Okul açılmadan önce tüm personelin, onlardan neler beklendiğine dair açık ve net bir bilgiye sahip olması önemlidir:
    • Görev tanımları personele yazılı olarak iletilir.
    • Covid 19 Yönergesindeki uygulamalar pratik yapılarak öğretilir.
  • Personelin, süreçte aklına takılan her konuda rahatlıkla soru sorabileceğine güvenmesi önemlidir.
  • Personelin işleyişe dair düzenlemelerde söz hakkının olması gerekir.
    • Kendi görev ve sorumlulukları hakkında ne hissettiği değerlendirilir.
    • Talepleri dikkate alınır.
  • Öğretmenimizin kendi öğrencileri dışında bir gruba hizmet sunması durumunda yaşayabileceği zorlanmayı ve tetiklenebilecek yetersizlik duyguları özenle takip edilir. Uygun görülen müdahalelerle öğretmen desteklenir.
  • Öğretmen birlikte çalışacağı çocuklara dair bilgi edinir.
  • Her bir çocuk ile ön oryantasyon çalışması planlanır. Ön oryantasyonda öğretmen çocukla birebir zaman geçirir.
  • Öğretmenler, hizmet içi eğitimle desteklenir. Özellikle çocuklarda rutin gelişim, kaygı ya da davranış bozuklukları gibi konularda öğretmenin kendini yetkin hissetmesi sağlanır.
  • Öğretmenlerin çocuklardaki makro ve mikro değişimleri fark edip doğru prosedürleri başlatabilmeleri gerekir. Bu beceri, uzun soluklu bir eğitim sonucu edinilen bir beceri olmakla birlikte öğretmenin bu konudaki farkındalığının güçlendirilmesi iyi bir başlangıç olur.
  • Okul öncesinde günlük akışta ortaya çok çeşitli problemler çıkar. Özellikle yeni normale adaptasyon sürecinde bu daha da olası hale gelecektir. Öğretmenin yeni durumlara müdahale ederken esnek bir yaklaşım edinmesi kurum tarafından verilen eğitimlerle desteklenir.
  • Covid 19 Yönergesi uygulamaları ve müfredat çalışmalarında ortaya çıkan zorluklar, yapılan uygulamalardan hangilerinin işe yaradığı hangilerinin işe yaramadığı konusunda düzenli olarak haftalık toplantılar yapılır.
  • Personel fiziksel olarak kendini iyi hissetmediğinde yöneticisinden izin almak konusunda kaygı hissedebilir. Kurumun bu konularda açık, net ve çalışanına sahip çıkan bir noktada olduğunu tüm personeline bildirmesi önemlidir.
  • Kanguru Mola: Okul öncesi öğretmenlerinin iş yaşamı zorlayıcıdır. Öğretmenin, kurumu ve ebeveynleri tarafından desteklenmesi çok önemlidir. Bir okul öncesi öğretmeni çocuklarla çalışırken zorlandığını hissettiği noktada hızlıca mola verebilmelidir. Okulumuzda Kanguru Mola uygulaması ile bu ihtiyaç giderilir.
    • Kanguru Mola uygulamasında zorlanan personel yüksek sesle ‘Kanguru’ diye seslenir. Bu onun yardım çağrısıdır. Bu talebi duyan diğer personel, destek talep eden öğretmenin mola verebilmesi için gerekli şeyleri yapar. Bu uygulamada şifreli bir kelimenin kullanılması çok önemlidir. Çocuklar, öğretmenlerini üzdükleri hissetmeden, akışın devam ettiğini düşünerek etkinliklerine devam ederler.

Mavi Kanguru Covid 19 Ruh Sağlığı Yönergesi, çocuklarımıza güvenli ve sağlıklı bir okul öncesi ortamı sunmak için oluşturulmuş ruh sağlığı uygulamalarını içerir. Bu yönerge Mavi Kanguru Rehberlik ekibinin, öğretmenlerinin ve ebeveynlerinin katkıları ile oluşturulmuştur. Kaynak belirtilerek kurumsal veya bireysel gereksinimlerde kullanılmasında bir sakınca yoktur.

  •  

Ebeveynler ve Kurumlar için Faydalı olabilecek kaynaklar: