İliklerine kadar çocuktur!

Ali, iliklerine kadar çocuktur.
Ben, iliklerime kadar anneyim.
Yaptığım işin Ali’nin çocuk olma hallerini elinden almasına göz yumamam. Bir Pedagog çocuğu olmak demek yetişmiş insan olmak demek değildir. Uzman olmak da anneliğin sakarlıklarından arındıramaz bizi. Çünkü çocuklarımızın annesiyiz, uzmanı değil. Ve anne olan herkes bilir: ‘Annelikte bilmek ile yapmak arasında kocaman bir vicdan azabı yatar!’.
Bu yazının ilham kaynağı ziyaretimize gelen bir ebeveyn. Okulumuzu gezerken Ali de onlara katılmış. Aslında okulumuzun koordinatörü Ali ile oyun oynarken gelmiş ailemiz. Koordinatörümüz izin istemiş Ali’den. Ali de, bir çocuk için çok ama çok uzun bir süre olan 10 dakika kadar beklemiş ve artık dayanamayıp katılmış okul turuna. Arzu ettiği ilgiyi alamayınca öfkelenmiş ve bu öfkeyi fiziksel olarak kocaman olan ebeveyn yerine boyu boyuna uygun olan misafirimizin çocuklarına yöneltmiş. ‘Ben Pedagog çocuğuyum, kendimi çok daha uzun süre tutabilmeliyim!’ diyememiş doğal olarak. Pek keyifsiz ve can sıkıcı davranmış. Misafirimiz de mutsuz olmuş doğal olarak. Eğitimci olduğundan olacak, Ali’nin yanında söylememiş (Çok teşekkür ederim bu duyarlılığa) ama Pedagog çocuğu bile böyleyse diye başlayan bir sohbete girişmiş koordinatörümle.
Olaydan haberdar olunca bu yazı düştü içime. Çünkü Ali yıllardır hemen yanı başında yapılan bu ve benzeri eleştirilere maruz kalıyor. Yıpranıyor. Güçlü olmak arzusuna kapılıyor. Pedagog çocuğu olmak zorunda hissediyor kendini. Acilen büyüyor. Büyük adam gibi olmak istiyor ve öfkesine yenik düştüğü her seferinde özgüveni yıpranıyor.
Ben dahi birçok ebeveynimden duyuyorum benzer değerlendirmeleri. Bu tür söylemlere maruz kalmak bende yıpratıcı bir etki bırakıyor. Ali’yi bu etkilerden korumak temel kaygılarımdan biri haline geliyor çok zaman. Ben her şeyden önce ‘Anneyim!’. Çocuk psikolojisi konusunda uzman olmayan bazı annelerden tek farkım, Ali’den gelen sinyalleri daha iyi görüyor olmam ve bu konuda neler yapılması gerektiğini daha iyi biliyor olmam. Mesleğimin inceliklerini ve pedagog desteğinin ne denli temel bir ihtiyaç olduğunu bildiğimden Ali’nin Psikolog desteği almasından da rahatsızlık duymuyorum. Bilakis, Pedagojik desteğin imkânı olan her ebeveynin alması gereken bir hizmet olduğuna inanıyorum.
İşin özü şu:
Ali bir çocuktur. Kıskanır.
Ali bir çocuktur. Öfkesini kontrol etmede yetişkinler kadar iyi değildir.
Ali bir çocuktur. Korkar.
Ali bir çocuktur. İlgiye asla doymaz.
Ali bir çocuktur. Sürekli kendi değerliliğini sorgular.
Ali bir çocuktur. Gördüğü oyuncağın hemen kendisinin olmasını ister.
Ali bir çocuktur. İlgiyi paylaşmak istemez.
Ben bir anneyim. Zararını bildiğim halde bazen kendimi tutamam ve çocuğuma bağırırım.
Ben bir anneyim. Çocuğuma yeterli zaman ayıramadığım için vicdan azabı çekerim.
Ben bir anneyim. Kendi yoksunluklarımı evladım üzerinden gidermeye çalışırım.
Ben bir anneyim. İşe gider gelirim ve çocuklarımı çok ama çok özlemiş olurum.