Virüs yayılımını tetiklemeden okulları açmak mümkün mü?

Virüs yayılımını tetiklemeden okulları açmak mümkün mü?

‘Biz çocuk doktorları ve eğitimciler, milyonlarca çocuğun uzun süredir okulsuz kalmasıyla ilgili kaygılıyız! Haftalar aylara dönüştükçe, çocuk doktorları ve eğitimciler okulsuzluğun çocuklara faydadan çok zarar verdiğini dile getirmeye başladılar. Özellikle Covid 19’un çocuklarda nadiren ağır semptomlara neden olduğunu gördükçe…’ Royal College of Paediatrics and Child Health (RCPCH) üyesi 1500 çocuk doktoru


Tayvan, Nikaragua ve İsveç okulları hiç kapatmadı. Onların bu yaptığı kocaman, kontrolsüz bir deneydi.
Bazı ülkeler okullarda sosyal mesafe konusunda katı kurallar koydu, bazıları ise çocukları serbest bıraktı. Bazı ülkeler okulda bir pozitif vaka olduğunda tüm okulu kapattı, bazıları ise birçok vaka olsa dahi sadece vakaları ve onlara temas eden kişileri karantinaya gönderdi.

Çeşitli ülkelerden toplanan verilere göre işe yarayan yöntemler var:
Çocukları küçük gruplarda tutmak
Maske takmak
Sosyal mesafeyi sağlamak toplumun ve okulun güvenli hale gelmesine yardım ediyor.


Okulu güvenle açmak sadece okulun işi değil. Toplumun bu uyarıları dikkate alıp virüsün yayılımını azaltması da gerekir.
18 yaşından küçük birinin virüs kapma ve yayma olasılığı bir yetişkininkinden %33 ile %50 arasında düşük görünüyor. Çocuğun yaşı azaldıkça bu olasılık da azalıyor.

Bir çocuğun virüsü okulda kapma ve yayma olasılığı nedir?
Şubat’ın başında Paris’teki 15000 nüfuslu bölgede iki lise öğretmeni hafif nefes darlığı ile doktora gittiler. Grip sezonuydu ve Koronanın Çin’de sınırlı kaldığına dair düşünce hakimdi. Dolayısıyla tanı almadılar. Temas ettikleri bir kişi 25 Şubat’ta Covid pozitif çıkınca öğretmenlerin de önceden Covid pozitif olduğu fark edildi. Bu öğretmenler en az 12 gün, hiçbir önlem almaksızın çocuklara ders verdi. Yani, virüs okullarda serbestçe dolaştı.
Mart ayında bu bölgede yapılan antikor testleri sonuçları: Lisede öğrencilerin %38′, öğretmenlerin %43’ü ve personelin %59’u Covid geçirmişti. Bölgedeki 6 ilkokulda ise toplam 3 çocuk tanı aldı ve bunların da virüsü ailelerinden aldıkları ve okula virüsü almış olarak geldikleri tespit edildi.
İlgi çekici olan ise, bu küçük çocukların virüsü temas ettikleri kimseye bulaştırmamış olduklarıydı. Üstelik ilkokul çocukları, yetişkinlere göre çok daha fazla hareket edip sosyal temas kuruyor. Buna rağmen vaka sayısının ilkokul öğrencileri arasında düşük olmasının bir açıklaması olmalı.
Bu konu hakkında spekülasyonlar devam ediyor. Çeşitli ülkelerden birbiri ile çelişen haberler geliyor.
İsrail’de Mayıs sonunda Orta ve Lise seviyesinde 153 çocuğun pozitif olduğu tespit edildi. Ülke izolasyon koşullarını uygulamadan önce Yeni Zellanda’da bir Lisede öğrenciler, öğretmenler ve personelden oluşan 96 vaka tespit edildi fakat aynı bölgedeki ilkokulda çok az vaka çıktı. Buna rağmen ilk-orta ve lise seviyesindeki bulaş konusunda belirsizlik hala devam ediyor.
Sürecin başından beri sağlık çalışanları başta olmak üzere, işe gitmek zorunda olan ebeveynlere hizmet sunabilmek için açık kalan okul öncesi kurumları hakkında da birbiri ile uyumsuz haberler geliyor.
Paris’teki söz konusu okul tatil edildiğinde lise seviyesindeki çocuklar arasındaki virüs salgını hızlı bir şekilde azaldı. Fakat ilkokul seviyesindeki çocuklarda zaten düşük olan virüs kapsa oranı değişmedi. Bu da gösteriyor ki lise öğrencileri virüsü okuldan kaparken ilkokul öğrencileri virüsü okul arkadaşlarından değil evden kapıyorlar.
(Belçika’nın ulusal sağlık kuruluşu Sciensano Enstitüsü’nden bilim insanlarının yaptığı araştırmaya göre: Çocukların virüsü ikincil bulaştırma olasılığı %0,8. Okuldaki yetişkinlerde bu oran %4,5’a çıkıyor. Araştırmanın ilginç bir bulgusu daha var: Çocukların okullarda virüs kapma olasılığı %0,8 iken evlerinde virüs kapma olasılıkları %20!)

Sıradaki Soru: Çocuklar okulda birlikte oynasın mı?
‘Okullar; çocukların ortalıkta koşturdukları, oynadıkları, kahkaha attıkları, birbirleri ile tartıştıkları yerler. Çocukların mümkün olan en kısa zamanda okula geri dönmelerini sağlamalıyız.’ İngiltere Royal College of Paediatrics and Child Health (RCPCH) Başkanı Russell Viner


Bazı okullar virüsün yayılımını önlemek için sosyal mesafe kuralı uyguladı. İşe yarar gibi görünse de bu uygulama bilim insanlarını, aileleri ve eğitimcileri (çocukları) rahatsız etti. Uzmanlar bir yandan çocukların gelişimsel ihtiyaçlarını karşılarken bir yandan da virüsten korunabilecekleri bir dengeli bir plan oluşturmaya çalıştılar.
Çocukların okula kavuşabilmesi için bir miktar riski göze almalıyız.
Çocukların sosyal mesafeye uyması konusunda da çeşitli ülkelerden çeşitli uygulama örnekleri var: Hollanda Nisan ayında okulları yeniden açtığında sınıf mevcutlarını yarıya indirdi (Mevcut ne kadar bilmiyorum) fakat sosyal mesafe talep etmedi. Belçika’da sosyal mesafeyi koruyabilmek için sınıflar kiliselerin geniş salonlarına taşındı. Finlandiya sınıf mevcutlarını aynı tutup sınıfların birbiri ile temasını engelledi. Kanada’da ciddi sosyal mesafe kuralları koyularak Mayıs ayında ilkokullar açıldı. Yetkililer güz döneminde çocukların 6 kişilik gruplarda özgürce sosyalleşebileceklerini duyurdular. Her bir 6 kişilik grup, diğer gruplardan 1 metre uzak durmalıydı. Mayıs ayında Fransa okul öncesi öğrencileri şeffaf fanuslara koydu. Fakat uygulanan bu katı kurallar bir süre sonra 5 yaş altı çocuklar için uygulamadan tamamen kaldırıldı. Daha büyük çocuklara bina içindeyken diğerlerinden 1 metre uzakta olmaları tavsiye edildi. Yalnız, açık havada tüm çocukların özgürce oynamalarına izin verildi. Yakın zaman önce Hollanda Hükümeti 17 yaş altı için sosyal mesafeye gerek olmadığını duyurdu.
İsrail, 3 Mayıs’ta herkesin okula dönmesini istedi. İki hafta sonra tüm öğrenciler okuldaydı. Sınıf mevcutları 30-40 kişiydi (İlginç bir bilgi!) İsrail Sağlık Bakanı Efrat Aflalo okullardaki mevcutlar nedeniyle sosyal mesafeye uymanın mümkün olmadığını duyurdu. Dolayısıyla okullarda diğer koruma yöntemi olan maskeye ağırlık verildi.


Sıradaki soru: Çocuklar maske taksın mı?
Maskenin Covid önlemede en etkin yöntemlerden olduğuna dair kanıtların sayısı artıyor. Fakat yetişkinler gibi çocuklar da maske takmayı rahatsız edici buluyor. (Okul öncesi çocuklar için geçerli değil bu. Zira benimkilere gün boyu maske takın desem takacaklardı. Hem de koşturmacalı oyunlar da bile.) Sağlık için bu rahatsızlığa katlanmalı mıyız?

“Maske, Covid 19’un okullarda yayılımını yavaşlatma formülünün önemli bir parçası. Özellikle mekan darlıkları nedeniyle sosyal mesafeyi uygulayamıyorsak. Virüsün en temel yayılma yolu solunum damlacıkları ve maske bu damlacık akışının önünde bariyer oluşturuyor.” Susan Coffin, an infectious disease physician at the Children’s Hospital of Philadelphia.


Çin, Güney Kore, Japonya ve Vietnam’da her yıl grip sezonunda okullarda maske takma zorunluydu. (Bu yıl çok zorlanmamış olmalılar!) Çin, aralarda şeffaf seperatörler olmak şartıyla, çocukların maskelerini sadece yemek zamanı çıkartmalarına izin veriyor. İsrail, 7 yaştan büyük çocukların sınıf dışında maske takmasını istiyor. Dördüncü sınıf ve yukarısı ise tüm gün maske takmalı ve çocuklar bu durumdan hiç memnun değil.
Bazı ülkelerde ise maske bu denli önemsenmiyor. Örneğin Almanya’da çocuklar maskeyi koridor ve lavabolarda takmalı fakat sosyal mesafeli sıralarında oturma durumda maskelerini çıkartabiliyorlar. Avusturya da benzer bir yaklaşımla okulları açtı fakat yetkililerin okullardaki yayılımın düşük olduğunu duyurması ile birkaç hafta sonra maske uygulamasından vaz geçildi.
Kanada, Danimarka, Norveç, İngiltere ve İsveç’te okullarda maske takma zorunluluğu yok. İsrail’de hava sıcaklıkları ciddi şekilde artınca öğrenciler rahatsızlıklarını dile getirdi ve sağlık bakanı 1 haftalık maske molası verdi okullara. 14 gün sonra bir okulda vaka sayısında ciddi artış görüldü ve bakan, ‘Emin değilim fakat zamanlamaya bakarsak, virüs maske molasında yayılmış olabilir’ diye açıklama yaptı.


Bir başka merak edilen: Okulda vaka çıkarsa ne yapılmalı?

Bu sorunun kısa cevabı: Bilmiyoruz. Çünkü buna karar verecek kadar çok verimiz yok. Bazı okullar sadece vaka ile çok yakın temastakileri izole etti.
Mesela Almanya’da pozitif bir öğrencinin sınıf arkadaşları ve öğretmeni 14 günlük ev izolasyonuna gönderildi ve okulun geri kalanı eğitime devam etti. Tayvan’da ise bir vaka çıktı ve okul açık kaldı. Fakat hükümet 2 ya da daha fazla vaka görülmesi halinde okulu tamamen kapatacağını duyurdu. Şimdilik buna gerek kalmadı. (Bu cümleyi tam anladığımdan emin değilim. Okulların toplamında 2+ vaka çıkarsa ülke genelinde okulları kapatmaktan söz ediyor olabilir.) İsrail’de tek vaka ile okul kapatıldı ve vakaların sınıf arkadaşları ve öğretmenleri test edilip izolasyona alındı. Haziran ortasında 503 öğrenci ve 167 personel pozitifti ve 355 okul kapatılmıştı. (İsrail’deki okul sayısı 5000.)


Okullar virüsü topluma yayar mı! İste en önemli soru!
Uzmanlar, çocukların sıklıkla asemptomatik seyretmesi nedeniyle kendilerinden çok öğretmenlerin, okul personelinin, ailelerin ve daha geniş toplumun riske girdiği konusunda uyarılarda bulundu. Okul çalışanları okula dönmek konusunda kaygı yaşadı. Amerika’da yapılan bir anket okul çalışanlarının 3’te birinin evde kalmayı tercih ettiğini gösterdi. Okullarda temel Covid önlemleri alınmayan ve sınıf mevcutları düşürülmeyen İsveç’te Covid nedeniyle hayatını kaybeden öğretmenler oldu. Finlandiya, Belçika ve Avusturya’da yetkililer okulların açılması ile ilintilenebilecek bir vaka artışı olmadığını dile getirdiler.
Dünya çapında COVID-19 kümeleri üzerine yapılan geniş kapsamlı bir çalışmada okullar kapatılmadan önce kümelerden veri toplandı. ‘Şayet okullar virüsün yayılmasında etkin olsalardı okullarla ilintili kümeler bulmamız gerekirdi. Ama bulamadık. Gene de emin olmak için okullarda yaygın test uygulaması yapılmalı.’ epidemiologist Gwen Knight at the London School of Hygiene & Tropical Medicine and her colleagues
Elimizdeki verilere göre okulların virüsün topluma yayılmasındaki rolü çok az. En azından bölgesel vakaların nüfusa oranı düşükse, belli kurallar çerçevesinde açılan okullar salgını tetiklemiyor. Ama bundan %100 emin değiliz.
Hollanda’da vaka sayıları sabit devam ederken ilkokullar yarı zamanlı olarak 11 Mayıs’ta açıldı ve vaka sayıları düşmeye başladı. Bunun üzerine 2 Haziran’da liseler de açıldı. 15 Nisan’da Danimarka’da vakalar azalmaktayken anaokulları ve ilkokullar açıldı. Vakalardaki azalma devam etti. Böylece Mayıs ayında orta ve lise seviyesi de açıldı.
Okulların açılmasının, toplam vaka sayıları içinde 18 yaş altı vakaların artmasına sebep olabileceği düşünülüyor. Almanya’da Mayıs ayında okullar açıldığında vakalar içindeki 18 yaş altı bireylerin oranı %10 arttı. Haziran sonunda bu oran %20’ye çıktı. Fakat bu yüzdelik artışın yapılan test sayısındaki artış ve yetişkin vaka sayılarında düşüşten kaynaklandığı da düşünülebilir.
İsrail’de de okulların açılmasından sonra çocuk vaka sayılarında artış oluştu. Bu süreçte toplumda vaka sayıları hızla artmaya devam ediyordu. Dolayısıyla zaten toplumda vaka sayıları arttığı için çocuklarda da artmaya devam ediyor olabilir ya da tam tersi.
İsrail Sağlık Bakanı: ‘Epidemiolojik araştırmalar devam ediyor ama kaynağı tespit etmek zor’
Uzaktan eğitim, gerçek eğitimin soluk bir gölgesidir ve ebeveynlerin iş yaşamı ve çocuk eğitimi arasında sıkışmasına neden olur.
İngiltere Hükümeti virüsün okullardaki hareketliliğini ölçmek için geniş kapsamlı bir bilimsel araştırma başlattı. Araştırma kapsamında Anaokulu, ilkokul ve ortaokul öğrenci ve çalışanlarına 6 ay boyunca sıklıkla virüs ve antikor testi uygulanacak. (Sonuçları merakla bekliyorum!)
Benzer daha başka araştırmalar da var.


“Okullarda salgınlar kaçınılmazdır fakat okul rutinlerinde bazı değişiklikler yaparak riski azaltabilir ve okula devam etmenin faydalarından yararlanabiliriz. Özellikle pozitif vakaların nüfusa oranının düşük olduğu yerlerde ve okul yetkililerinin uygun müdahaleler yapması halinde bu işe yarayacaktır.’’ Otto Helve, a pediatric infectious disease specialist at the Finnish Institute for Health and Welfare.


Bu çeviri American Association For The Advancement Of Science kuruluşunun yayın organı olan Science Dergisinde yayınlanan; ‘School openings across globe suggest ways to keep coronavirus at bay, despite outbreaks’ başlıklı derlemesinden yapılmıştır. Yazarlar: Jennifer Couzin-Frankel, Gretchen Vogel, Meagan Weiland
https://www.sciencemag.org/news/2020/07/school-openings-across-globe-suggest-ways-keep-coronavirus-bay-despite-outbreaks# 

Emekleri için kendilerine teşekkür ederim.
Psikolog Cihan Züleyha Aydın Özdemir